Sana

Ruhumu bir kitap gibi okuyan bülbül
Bir varmış, bir yokmuş
Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde
Yakın hem de çok yakın bir diyarda
bir bülbül yaşarmış. Gel zaman git zaman
üzerinden geçtiği bir gül tarlasının içinde sihirli bir kitap bulmuş. Lakin bu kitap o kadar ağırmış ki bülbül onu alıp başka bir yere götürmeyi düşünmemiş bile.
Onu oduğu yerde okumaya, sayfalarındaki gizemleri keşfetmeye başlamış.
Her sayfayı açışında etrafa mis gibi bir koku yayılıyor, bülbülü mest ediyormuş. Bu kitap hayatının öyle vazgeçilmez bir parçası olmuş ki sonunda Kaf Dağının arkasındaki arkadaşlarını ve ailesini bırakıp bu kitabın yanı başındaki çınar ağacına bir yuva yapmış. Kitabın kızıla çalan sayfalarında sanki kendini buluyormuş. Ona nazik kanat çırpışlarıyla yaklaşıyor ve önünde açılan sayfalarından akan hikayeleri büyük bir dikkatle okuyormuş. Ne var ki gene böyle bir gün kitabın mis gibi kokusu ve parıltısı yukardan geçen bir atmacanın da dikkatini çekmiş. Atmaca kısançlığından Bülbülü nasıl öldürürüm ve elindeki bu şaheseri ele geçiririm diye planlar yapmaya başlamış. Lakin bülbül yuvasının üzerinde dolaşan bu gölgeyi erken farketmiş. Atmacayı gücüyle yenemeyeceğini çok iyi biliyormuş. Aşk sarhoşluğundan çıkıp sevdiğini, sihirli kitabı koruması gerekli. Kitabı yerinden oynatamayacağını bildiği için aklına bir türlü çok geç olmadan ne yapması gerektiği gelmiyormuş. Gece gündüz gözlerinden yaşlar, ve yanık nağmeler eksik olmamış. Bir gece vakti uzak ağaçlardan birinden atmaca onları seyrederken, Bülbül bir ses duymuş. Bir fısıltı. Kitabın olduğu yere bakmış bir de ne görsün. Kitap yok. Yerinde kıpkırmızı bir gül. Usulca yanına yaklaşmış. Gül dile gelmiş.
"Ey beni olduğum gibi seven yiğit bülbül! Neden yastasın?"
"Sevgilim, sen, sen?" Bülbül inanamıyormuş. Kitabın bir gül olduğunu neden önceden farketmediğini anlayamıyomuş.
"Sen benim ruhumu sevdin. Sen yanımdayken içindeki gizemler tükenmeyen sihirli bir kitabım. Lakin sen uzaklaşırsan bu gül tarlasındaki yüzlerce gülün arasından yalnızca biri olacağım. Eğer döndüğünde beni tekrar bulabilirsen, beni ölesiye seviyorsun demektir. Haydi şimi atmaca gelmeden buradan git."
Bülbül hala sevgilisinin güzelliğinden başka yere bakamazken ondan ayrılık fikri kalbine bir ok gibi saplanmş. İstemeye istemeye kanatlarını açmış, ona son bir defa bakıp o diyardan uzaklaşmış.

Arkası yarın....:)


Meva Ayşe Ö.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sustalı Maymun

Sen

Gözlem