Zaman Yolcusu

Altıparmak Yetimhanesinde Kerem adında bir çocuk yaşarmış. Ne annesini ne babasını tanımış. Öğretmeni Aysel Hanım onun herşeyiymiş. Aysel Öğretmen çocuklar yatmadan önce her gece onlara bir masal anlatırmış. Gene bir gece ay dede gök yüzünde tahmin edilmesi zor yerini almışken Aysel Öğretmen bütün arkadaşlarını ve Kerem'i etrafına toplayıp başlamış anlatmaya dara düşenlere Hızır gibi yetişen Hızır Aleyhisselamın hikayesini. Kulaklarını kabartmış Kerem. Yetimhanenin camından dışarı kaymış uykulu gözleri. Gecekondular, canavar gibi gözüken dev beton binalar. 'Herkes ömründe bir kez görür Hızır Aleyhisselamı. Lakin o seçer görüleceği zamanı. Bir oturduğu yerden kalktı mı çiçekler açar şelaleler çağlar. Yemyeşil cennetten bir bahçe bırakır ardında.' O geceden sonra Kerem her gün vaktini camın önünde yüzyıllar öncesinden gelecek bu esrarengiz yolcunun yolunu beklemeye başlamış. Kerem'in hiç ziyaretçisi olmazmış diğer arkadaşları gibi. Kiminin teyzesi, kiminin dayısı ya da bir akrabası varmış ama o yapayalnız bir köşede Hızır'ı beklemeye başlamış sessizce. Bir Ramazan günü zorla kaldırtmış kendini sahura. Öğretmeni sen daha küçüksün Keremcim, demişse de dinletememiş. O misafiri gelecekmiş pek yakında. Dolduracakmış beton duvarları, çatıları yemyeşil bir ormanla. Ramazanın son günü yavaş yavaş ümidini kaybetmişken Kerem bir an bir şey olmuş. Yetimhanenin bahçesinde arkadaşlarıyla top oynarken bir an birinin ona seslendiğini duymuş gerinden 'Kerem!' Gür ve tok bir ses. Sesin geldiği yerde cüppeli dev gibi bir adam duruyormuş. Elindeki topu bırakıp korkuyla yaklaşmış adam. Cüppeli adam: 'Kerem, adın gibi cömert ol!' demiş ve tam seçilmeyen yüzünde tebessüm varmış. Arkasına dönüp arkadaşlarına seslenmiş ' Hızır geldi! Hızır geldi! Koşun!' derken bir dönmüş o koskoca heybetli adam yok olmuş. Sanki yer yarılmışda içine girmiş. Çocukların hiç biri Hızır'ı görmemiş ama Altıparmak yetimhanesi Kerem'in sabrı sayesinde o günden sonra cennet gibi bir bahçeye sahip olmuş. İçine giren herşeyi unuturmuş. Kimse bu mucizenin sırrını çözememiş. Kerem o günden sonra neyi varsa paylaşmış ve Hızır A.S gibi ihtiyacı olanın yanında olmuş. Kerem'in tavsiyesi 'Bir gün Hızır'ı görürseniz aman arkanızı dönmeyin!'