Kayıtlar

2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Taptuk Emre Türbesi, Emremsultan Köyü, Nallıhan

Resim
Medet arar isen ey gönül, Karış karış dolaş Anadoluyu Var türbelerine, kokla Horasan'ı Bağdat'ı, Mekke'yi, Medine'yi. Kudüs'ü, Şam'ı. Mekanlar, yollar hep aynı o sevgiliye meftun. Nasılda sevgisiyle yoğrulmuş, Resullullah'ın ve Eshab'ının, Sakın onları incitime ey gönül, Huzuru, cenneti saygıda bul! Ziyaret eyle o sultanları, ki onlar mayaladı kahramanlık ruhunu Türk'e verdiler ruh ve istikamet, Kırık gönüllerle huzura gireni Lütufsuz bırakmaz Ağırlarlar tarifsiz hediyeler ile. Yolunuz düşer ise Yunus Emre'nin yoluna, Mutlak uğrayın derim Tapduk Emre dergâhına.. Nisan 2018

Hamide Nine

Seyyide Hamide Teyzem'e. Çeyizi bol muydu bilmem. Kısmeti geniş miydi bilmem. Rahat yüzü görmüş müydü onu az çok bilirim. Görmemişti Hamide Ninem. Çilelerini anlatmaya sayfalar yetmez ise de nasipliymişim ki ben onun gibi bir nineyi tanıdım. Annem elimden tutar duasını almaya giderdik Hamide Teyzeme. Taa ki o bu nahoş dünyadan göçene dek. Onun güler yüzlü kızı kapıyı açar bize sütlü kahve kaynatırken ben elini öperdim ilkinleri annemin ikazı ile. Sanki o küçük kız halimle çok yaşlı gelirdi bana, çekinirdim sokulmaya. Yuvarlak hatları kenarı ufak oyalı beyaz başörtüsü ile söylediklerinden anladığım en çok şuydu. "Hafız el öpmelerin olsun güzel kızım!" Hal lisanı ile konuşan o ender insanlardandı Hamide Teyzem. Dışarıda kavak ağacı rüzgarda sallanıp cama vururken, o Allah lafzı ile dua eder eder, saatler hiç geçmezdi. Sanki dışarıda hayat dururdu, zaman genişlerdi. Çocuktum tabii, şeker ve sütlü kahve gelsin diye beklerdim. Halıdaki desenleri, kitaplıktaki kitapları sa...

Suya Düşen Yaprak

Sükunet. Sekine. Mesken. Ne buldun orada? diye soranlara. Misal. Asıl. Selim. Ne buldun o tepede? diye soranlara. Sohbet. Muhabbet. Hubb. Ne buldun orada? diye soranlara. Hilm. İlm. Liman Ne buldun onda? diye soranlara. O sohbet bir zamanlar o tepede  o dergah bir zamanlar o büyük şahsiyette o hava bir zamanlar o tüten ocağın ateşinde Ne buluyorsun orada? Çayın dumanı, kokusu burnumda.  Kilometrelerce uzakta. Anadolu'nun bağrında. İstanbul'a mı hasret, yoo hayır şehrin siluetinde saklı Mürşid'in derslerine. Hasret güzel, ne mi buluyorum, Kitapların derûnunda, satırların arasında Mezarlığın orta yerinde Resullullah'ı anlatıyor ruhlara Toprağın altı ve üstündekilere. Kelimesiz, sessiz ve bir suya düşen yaprağın çıkardığı daireler gibi. Uzaklaştıkça Ondan genişliyor daire. Ve bizi içine alıyor. Hubb ile. Meva, 2018 Mart Ankara